Dursun Dede’nin vasiyeti, ailesi ve çevresinde büyük bir şaşkınlık yarattı. Yaşamı boyunca sade bir hayat süren ve geleneklerine bağlı bir insan olarak bilinen Dursun Dede, vefatından sonra gerçekleştirilmesini istediği ilginç istekleriyle dikkat çekti. Vasiyetinde, klasik defin törenlerinin ötesine geçen bu istekler, hem ailesi hem de köy halkı tarafından saygıyla karşılandı, ancak bir o kadar da merak uyandırdı.
Dursun Dede, vasiyetinde kendisinin geleneksel bir mezarlığa defnedilmemesini ve doğaya daha yakın bir ortamda, köyün dışında, en sevdiği ağacın altına gömülmesini talep etti. Bununla birlikte, mezar taşına klasik bir yazı yazılmasını değil, onun yaşam felsefesini ve hayata dair kısa bir şiirin yer almasını istedi. Ayrıca, ölümünün ardından her yıl bu ağacın altında toplanılarak sessiz bir anma töreni düzenlenmesini, bu sırada ise hiçbir hüzünlü müzik çalınmamasını vasiyet etti.
Ailesi ve köy sakinleri, Dursun Dede’nin bu isteklerine şaşırmakla birlikte, onun doğaya olan sevgisini ve huzurlu bir yaşamı tercih eden kişiliğini düşündüklerinde, bu vasiyeti anlamlı buldular. Kendi yolunda bir yaşam süren Dursun Dede, bu dünyadan ayrılırken de kendine özgü bir şekilde hatırlanmak istemişti. Köy halkı, bu istekleri yerine getirmek için hazırlıklara başlamış durumda.
Sonuç olarak, Dursun Dede’nin vasiyeti, alışılmadık ve ilham verici bir yaklaşımı temsil ediyor. Onun doğaya olan sevgisi, ölümüyle birlikte bile yaşadığı çevreyle bağını koruma arzusu, hem ailesi hem de dostları için unutulmaz bir hatıra olarak kalacak.