Erzincan'da meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki deprem, bölge halkında panik yaratırken, deprem bilimcisi Naci Görür, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarla dikkat çekti. Depremin etkilerini, olası riskleri ve gelecekteki gelişmeleri değerlendiren Görür, çarpıcı bilgileri kamuoyu ile paylaştı.
Türkiye, coğrafi konumu sebebiyle sık sık depremlerle karşı karşıya kalmakta. Özellikle Erzincan, tarihsel sürecinde birçok yıkıcı depreme tanıklık etmiştir. Naci Görür, son depremle ilgili olarak, bu tür olayların Türkiye’nin deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine vesile olduğunu belirtti. Görür, “Bu tür depremler, her ne kadar kısa süreli panik yaratsa da, aslında bize uyanma çağrısı yapmaktadır. Deprem öncesi, sırası ve sonrasında alınması gereken önlemler konusunda halkımızı bilgilendirmek gerekir” ifadelerini kullandı.
Ünlü deprem bilimci, yaşanan depremin Erzincan fay hattıyla doğrudan ilişkili olduğunu açıkladı. Dikkat çekici bir şekilde, depremin büyüklüğünün yanı sıra, derinliği ve yerleşim alanlarına olan mesafesi gibi faktörlerin de büyük önem taşıdığını vurguladı. Görür, “İlk verilere göre bu depremin, fay hattında bir hareketliliğe neden olduğunu görmekteyiz. Gelecekte daha büyük bir depremin olup olmayacağı konusunda kesin bir şey söylemek zor, fakat tedbirli olmak her zaman en makul yoldur” dedi.
Naci Görür, depremlerle başa çıkmak için kişisel önlemlerin alınmasının önemini dile getirdi. %90 oranında bir hazırlığın olmadığına dikkat çeken Görür, “Halkımızın, özellikle de İstanbul’daki vatandaşların, afet öncesinde hazırlık yapması gerekiyor. Acil bir durum için çantalar hazırlamak, aile içinde bir toplanma alanı belirlemek ve düzenli olarak tatbikat yapmak bu bilinçle gerçekleştirilmelidir” ifadelerinde bulundu. Ayrıca, deprem anında neler yapması gerektiği konusunda bilgilendirme yapılması gerektiğini de belirtti.
Bir uzman olarak, Görür, yapıların depreme dayanıklılığının artırılması gerektiğini ve bu konuda devletin daha fazla önlem almasını önerdi. “Binalarımızın, özellikle eski olanlarının deprem yönetmeliğine uygun hale getirilmesi şart. Bu noktada mühendislik hizmetleri almak, ilgili izinlerin takip edilmesi ve gerektiğinde güçlendirme yapmak gerekmekte” diye ekledi.
Naci Görür’ün açıklamaları, toplumda deprem bilincinin artırılmasının önemini bir kez daha ortaya koydu. Olası deprem risklerine karşı bilinçlenmek ve hazırlıklı olmak, toplum olarak alacağımız en önemli önlemlerden biri olarak öne çıkıyor.
Sonuç olarak, Erzincan depremi, sadece o bölgede değil, tüm Türkiye’de deprem gerçeğine bir hatırlatmadır. Naci Görür gibi uzmanların uyarıları, gelecekte karşılaşabileceğimiz doğal afetlere karşı hazırlıklı olmamız adına büyük önem taşıyor. Bu tür olayların tekrar yaşanabileceği düşünülerek, bireysel ve toplumsal düzeyde gerekli hazırlıkların yapılması elzemdir. Bilim insanlarının önerilerine kulak vermek, belirsizliğin ve riskin azaltılmasında kritik bir rol oynayacaktır.
Dolayısıyla, bu deprem sonrası daha fazla araştırma, analiz ve toplum bilinci oluşturulması önemli bir gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır. Naci Görür'ün uyarıları, hepimizi bu konular üzerinde düşünmeye ve hazırlık yapmaya yönlendirmelidir.