Bağırsak kanseri, dünya genelinde en yaygın kanser türlerinden biri haline gelmiştir. Her yıl milyonlarca insan bu hastalıkla karşılaşmakta ve birçok kişi hayatını kaybetmektedir. Ancak, kolorektal cerrah uzmanları, erken teşhis ve doğru yaşam tarzı değişiklikleri ile bu hastalığın önlenebileceği konusunda önemli ipuçları sunuyor. Dr. Ahmet Yılmaz, günümüzde kolorektal kanserin nasıl önleneceğine dair bilimsel araştırmalara dayanarak çarpıcı bilgiler paylaştı.
Bağırsak kanseri, kalın bağırsakta (kolon) veya rektumda (makat) başlayan bir tür kanserdir. Bunun birçok nedeni vardır ve bu nedenler arasında genetik yatkınlık, yaş, beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite düzeyi bulunmaktadır. Dr. Yılmaz, özellikle 50 yaş üstü bireylerin düzenli tarama testlerine girmeleri gerektiğini vurguluyor. Genetik faktörler dışında, işlenmiş gıda tüketimi, kırmızı etin aşırı miktarda ve sıklıkla tüketilmesi, düşük lifli beslenme gibi bazı alışkanlıkların bağırsak kanseri riskini artırdığına dikkat çekti.
Sağlıksız yaşam tarzı, hareketsizlik, aşırı alkol tüketimi ve sigara kullanımı da bağırsak kanseri gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Dr. Yılmaz, “Tüm bu risk faktörlerinin yanı sıra, birçok bilimsel çalışma, sağlıklı bir diyetin bu kanser türüne karşı koruma sağlayabileceğini ortaya koymuştur” şeklinde ifade etti. Ayrıca, sağlıklı kilonun korunması ve düzenli egzersiz yapmanın da riskleri önemli ölçüde azaltabileceğini belirtti.
Dr. Yılmaz, bağırsak kanserini önlemenin yollarını sıralarken, öncelikle sağlıklı bir beslenme düzeninin benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Lif açısından zengin gıdalar, tercihen taze sebze ve meyveler, tam tahıllı ürünler, baklagiller ve az miktarda kırmızı et tüketiminin yararlarını araştırmalarla kanıtlanmıştır. “Ayrıca, günlük en az 30 dakika fiziksel aktivite yapmak, hem bağışıklık sistemimizi güçlendirir hem de sağlıklı bir vücut ağırlığını korumaya yardımcı olur” dedi.
Bir diğer önemli tavsiye ise düzenli olarak sağlık kontrollerinin yapılmasıdır. Bu kontroller arasında kolonoskopi, özellikle ailede bağırsak kanseri öyküsü bulunan bireyler için hayati önem taşımaktadır. Erken teşhis, hastalığın tedavi edilme şansını artırır. Dr. Yılmaz, “Herhangi bir bağırsak problemi belirtisi, kanama ya da tuvalet alışkanlıklarındaki değişiklikler gibi durumların göz ardı edilmemesi gerektiğini” bildirdi. Bu tür belirtiler, bağırsak kanserinin erken evrelerinde bile belirtileri olabilir ve zamanında müdahale ile tedavi edilebilir.
Sonuç olarak, bağırsak kanserini önlemenin birçok yolu bulunmaktadır ve bunun en etkili yolu ise bireylerin yaşam tarzında yapacakları değişikliklerden geçiyor. Dr. Yılmaz, “Sağlıklı seçimler yaparak, düzenli tarama testlerine katılarak ve doktor kontrollerini aksatmayarak, bağırsak kanseri riskini ciddi anlamda azaltmak mümkündür” diye ekledi. Bağırsak kanseri ile mücadelede herkesin üzerine düşen sorumluluklar vardır. Ancak, atılacak her adım, sağlıklı bir yaşam için önemlidir.