Meksika, eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde yapılan su paylaşım anlaşmasına yönelik sert tepkilerini kamuoyuna duyurdu. Ülkede, su kaynakları ve tarım alanındaki zorluklar ile ilgili endişeler artarken, Meksika hükümeti, Trump’ın yaklaşımını çok sert bir biçimde eleştirdi. Bu konudaki tartışmalar, iki ülke arasındaki ilişkileri de yeniden gözden geçirmeye neden olmuş durumda.
2004 yılında imzalanan su paylaşım anlaşması, Meksika'nın Colorado Nehri'nden belirli miktarda su almasını sağlarken ABD’ye de bunun karşılığında su tahsis edilmesini öngörüyor. Bu anlaşma, her iki ülkenin su kaynaklarını yönlendirmesi ve yönetmesi amacıyla tasarlanmıştı. Ancak, Meksika'daki kuraklık döneminin uzaması ve ABD'deki tarımsal sulama ihtiyaçları nedeniyle bu anlaşma daha fazla tartışma konusu haline geldi. Trump dönemi boyunca, bu anlaşmanın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki çağrılar artış gösterdi.
Meksika hükümeti, Trump dönemi boyunca susuzluk ve tarım sorunlarıyla karşı karşıya kaldığını vurguladı. Meksika Dışişleri Bakanı, yaptığı açıklamada, "Bu tür tek taraflı anlaşmalar, bölgemizdeki su yönetiminde adaletsizlik yaratmaktadır. Su, sadece bir ticari mal değildir; aynı zamanda bir yaşam kaynağıdır" ifadelerini kullandı. Meksika, özellikle tarımsal üretimdeki zorlukları aşmak ve su kaynaklarını yönetmek adına daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaklaşım benimseneceğini belirtti. Bunun yanı sıra, her iki ülkenin de su kaynaklarını korumak için ortak projeler geliştirebileceği önerisinde bulunuldu.
Uluslararası Su Yönetimi Konferansı sırasında yapılan tartışmalarda, Meksika’nın söz konusu anlaşmadaki haklarını koruyacağı yönündeki taahhütleri de vurgulandı. Meksika, ABD ile olan ilişkilerini gözden geçirirken, su kaynaklarının yönetimi konusunda daha proaktif bir yaklaşım benimsemeyi planlıyor. Bu bağlamda, su yönetimi konusunda bilim insanları ve uzmanlarla birlikte çalışma fikri de dillendiriliyor.
Ayrıca, Meksika'nın güneyinde bulunan tarım bölgeleri, su yönetimindeki dengesizlikler nedeniyle doğrudan etkileniyor. Ülke, bu durumun iyileştirilmesi amacıyla yerel su projelerine yatırım yapmayı, su tasarrufu uygulamalarını teşvik etmeyi ve altyapıyı geliştirmeyi hedefliyor. Meksika, bölgedeki su sıkıntısının yanı sıra, iklim değişikliği ile mücadele etmeyi de planlıyor.
Sonuç olarak, Meksika'nın Trump dönemindeki su paylaşım anlaşmasına gösterdiği tepkiler, yalnızca bir politik durum değil, aynı zamanda su yönetimi ve çevre sorunları açısından kritik bir konu olarak öne çıkıyor. İki ülke arasında tartışmalar sürerken, uluslararası toplumun dikkatinin bu meseleye yönelmesi bekleniyor. Meksika, su kaynaklarını koruma çabalarına öncelik vererek çevresel sürdürülebilirliği sağlamak adına önemli adımlar atmayı planlıyor.
